“Bana kesintisiz iş sürekliliği sağlayacak bir kesintisiz güç kaynağı gerekiyor. Paraşüt gibi… her seferinde açılacağını bilmek istiyorum.”
Her veri merkezi yöneticisinin ortak duygusu budur. Hem işiniz hem itibarınız buna bağlıyken, beklenmeyene yer yoktur.
Bu basit cümlenin arkasında karmaşık bir mühendislik sorusu yatar:
‘Paraşütün’ her seferinde, her kritik yük için açılma olasılığını nasıl nicel olarak ifade edebiliriz?
UPS( Kesintisiz Güç Kaynağı) güvenilirliği neden artık her zamankinden daha önemli?
Sıfır arıza oranı diye bir kavram yoktur; ancak dijital hizmetlerde kesinti toleransı sıfıra inmiştir.
Birkaç saniyelik bir duruş bile veri kaybına, hizmet kesintisine veya Hizmet Seviyesi Anlaşması ihlallerine yol açabilir.
Günümüzün kurumsal ve edge veri merkezleri, giderek daha karmaşık bir ortamda neredeyse %100’e yakın çalışma süresi garanti etmek zorundadır.
Güvenilirlik ihtiyacını artıran temel zorluklar
• Yapay Zekâ ve HPC (Yüksek Performanslı Hesaplama – High Performance Computing) yüklerindeki artış
Kurumsal iş yükleri yoğun ve öngörülemez talepler oluşturarak güç altyapısını zorlar.
• Kritik altyapıları hedef alan siber saldırılar
Kötücül girişimler güç ve soğutma sistemlerini devre dışı bırakabilir veya dengesizleştirebilir.
• Karma hibrit mimariler
Edge bilişim, çoklu lokasyonlar ve hibrit bulut yapıları nedeniyle dayanıklılık artık çok katmanlı olmak zorunda.
Veri merkezleri için sonuçlar
• Yedekli mimariler zorunlu hale geliyor
Tier III (Veri Merkezi Seviye Sınıflandırması – Data Center Tier III) / Tier IV (Veri Merkezi Seviye 4 – Tier IV),
2N (Tam Yedekli Mimari – Fully Redundant Architecture)
ve N+1 (Birincil kapasite + bir adet yedek – N+1 Redundancy) konfigürasyonları standarda dönüşüyor.
• UPS donanımı her türlü güç anomalisine karşı dayanıklı olmalı
Yük davranışı nasıl değişirse değişsin, kesintisiz süreklilik sağlanmalıdır.
• “Sıfır kesinti” bakımı ve proaktif gözetim kritik hale geliyor
Tahmine dayalı izleme, hot-swappable modüller ve sürekli teşhis, ölçek üzerinde güvenilirlik sağlamak için vazgeçilmezdir.
Bu nedenle modüler UPS mimarilerinin çok yüksek MTBF (Arızalar Arası Ortalama Süre – Mean Time Between Failures) değerleri, uzun vadede dayanıklılık ve erişilebilirlik peşinde koşan işletmeler için kritik bir belirleyici olmuştur.
UPS’te MTBF (Arızalar Arası Ortalama Süre) nedir?
En iyi modüler UPS sistemlerinde, güç modüllerinin bağımsız çalışması ve dahili hataları izole edebilmesi sayesinde kritik arıza (yük kaybı) olasılığı son derece düşüktür.
Yine de modüllerin rastlantısal arızaları kaçınılmazdır.
Bu tür arızalar genelde çıkış gücünü etkilemez, ancak redundancy seviyesini düşürür ve sistemin hata toleransını azaltır.
Asıl kritik konu, her bir güç modülünün güvenilirliğidir.
Sistemde modül sayısı arttıkça toplam arıza olasılığı artar; modül MTBF değeri yükseldikçe bu olasılık düşer.
Redundancy düzeyi ve güç kapasitesi modül sayısını belirlediği için, toplam güvenilirliği ideal seviyede tutmanın tek yolu:
Çok yüksek MTBF değerine sahip güç modülleri kullanmaktır.
MTBF, bir modülün arızalanmadan çalışabileceği ortalama süreyi ifade eder. MTBF ne kadar yüksekse, başarısızlık oranı o kadar düşüktür.
Arızalar Arası Ortalama Süre (MTBF) veri merkezleri için neden hayati önemdedir?
Tipik bir 15 yıllık UPS yaşam döngüsünde, yüksek MTBF:
• Modül arızalarının sayısını önemli ölçüde azaltır
• Sistem güvenilirliğini artırır
• Bakım ve modül değişimi maliyetlerini düşürür
• SLA uyumluluğunu güçlendirir
• Operasyonel riskleri azaltır
• Sürdürülebilirliği artırır
MTBF nasıl hesaplanır ve doğrulanır?
MTBF değeri, bir güç modülünün tüm bileşen ve alt sistemlerinin detaylı değerlendirmesine dayanır.
Bu değerlendirme; istatistiksel yöntemler, mekanik dayanım testleri, ömür testleri ve stres testleriyle desteklenir.
MTBF’nin güvenilir kabul edilmesi için:
• Bağımsız bir laboratuvar tarafından sertifikalandırılması
• Gerçek saha verileriyle doğrulanması gerekir
Bu sayede MTBF yalnızca teorik bir değer değil, gerçek çalışma koşullarına dayalı bir güvenilirlik metriği hâline gelir.
Socomec çözümü: MODULYS XM
MODULYS XM, tam güven sağlayacak şekilde tasarlanmış ultra-modüler bir UPS’tir.
Güç modüllerinin MTBF değeri 1.000.000 saatin üzerindedir — bu değer pazar standartlarının yaklaşık dört katıdır.
Bu MTBF değeri, bağımsız bir uzman laboratuvar tarafından yürütülen iki yıllık test programıyla doğrulanmıştır ve resmi sertifikası talep üzerine sunulabilir.
Gerçek saha verileri de bunu desteklemektedir:
50.000’den fazla modül sahada çalışmakta olup, toplam çalışma saati 1 milyar saati aşmıştır.
Ölçülen MTBF, hesaplanan değeri aşarak 1.000.000 saatin üzerinde gerçekleşmiştir.
Bu veriler altı ayda bir güncellenmektedir.
Bu sonuç UPS sektöründe benzersizdir ve yalnızca maliyete değil güvenilirliğe göre tasarlanmış modüllerle elde edilebilir.
MODULYS XM veri merkezlerine şu avantajları sunar:
• Hata toleranslı mimari
• Kesintisiz bakım için hot-swappable modüller
• Artan güç ihtiyaçlarına uyum sağlayan ölçeklenebilir yapı
• Bağımsız sertifikasyon + düzenli sahadan ölçülen güvenilirlik verileri
Örnek: 1.000.000 saat MTBF pratikte ne anlama gelir?
Senaryo:
• 24 modüllü bir UPS sistemi
• Her modül: 1.000.000 saat MTBF
• UPS yaşam döngüsü: 15 yıl = 131.400 saat
Beklenen toplam arıza sayısı:
(24 × 131.400) ÷ 1.000.000 ≈ 15 yılda 3 modül arızası
Standart bir UPS’te MTBF 250.000 saat olsaydı, bu sayı 12 modüle çıkacaktı.
Bu fark; maliyetleri, riskleri ve genel sistem kullanılabilirliğini doğrudan etkiler.
MTBF’ye ilişkin ek açıklama
• Hesaplanan MTBF: Bileşenlerin stres faktörleri + alt sistem analizleri + hızlandırılmış stres testleri sonucunda elde edilir.
• Ölçülen MTBF: Gerçek kurulumlardan, toplam çalışma saatlerinin analizinden elde edilir.
Her ikisi birlikte anlam taşır:
Hesaplanan MTBF geleceğe dönük bir tahmin sağlar, ölçülen MTBF ise bunun sahadaki doğrulamasıdır.
UPS çalışma sürekliliği, MTBF ile MTTR (Onarım İçin Ortalama Süre – Mean Time To Repair) birlikte değerlendirilerek belirlenir.
Yüksek MTBF arıza sayısını azaltır; düşük MTTR arıza sonrası toparlanmayı hızlandırır.
Gerçek availability (kullanılabilirlik) bu iki değerin bileşimidir.